İlke Gürdal
Akademik Tribün
EMAILINstagram

Kadın Futbolu ve Cinsiyetçilik

Diğer birçok spor ve sektörde olduğu gibi futbolda da cinsiyetçilik uzun süredir devam eden bir sorun olarak baş göstermekte.  Son yıllara kıyasla ilerleme kaydedilmesine rağmen futbol dünyasında hâlâ cinsiyetçilik ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği örnekleri var. Futbolda kadınlara yönelik cinsiyetçiliğin bazı önemli örnekleri şunlardır:

Cinsiyete Göre Ücret Farkı: Kadın futbolcular, en üst seviyede bile, erkek meslektaşlarından önemli ölçüde daha az kazanıyor. Bu ücret eşitsizliği önemli bir çatışma noktası ve sporda cinsiyet eşitsizliğinin bir sembolü olmuştur.

Eşitsiz Yatırım: Kadın futbolu tarihsel olarak erkek futboluna kıyasla çok daha az yatırım ve mali destek almıştır. Bu eşitsizlik stadyum tesisleri, antrenörlük, pazarlama ve genel gelişim gibi alanlarda görülebilir.

Medyada İlgi Eksikliği: Kadın futbolu genellikle medyada erkek futboluna göre daha az yer alıyor ve daha az ilgi görüyor. Kapsamdaki bu eşitsizlik, kadın oyununun görünürlüğünü ve popülerliğini etkilemektedir.

Cinsiyetçi Yorumlar ve Kalıp Yargılama: Kadınların futboldaki yeteneklerine ilişkin cinsiyetçi yorumlar ve önyargılar varlığını sürdürüyor. Bu yorumlar taraftarlar, yorumcular ve hatta sporun içindeki bazı kişiler tarafından yapılmakta ve zararlı önyargılar üretebilmekte.

Eşitsiz Sponsorluk ve Onaylar: Kadın futbolcular, erkek meslektaşlarıyla karşılaştırıldığında, tarihsel olarak kazançlı sponsorluk anlaşmaları elde etmek için mücadele etmişlerdir. Bu onların kazanç potansiyelini ve genel tanınırlığını etkilemektedir.

Yetersiz Tesisler: Bazı durumlarda kadın futbol takımları, erkek futbol takımlarına kıyasla yetersiz antrenman tesisleri, ortalamanın altında sahalar ve kaliteli kaynaklara sınırlı erişimle mücadele etmek zorunda kaldı.

Temsil Eksikliği: Kadınlar, futbol yönetim organları ve kulüplerinde tarihsel olarak liderlik ve karar alma pozisyonlarında yeterince temsil edilmiyor ve bu da toplumsal cinsiyet eşitsizliğine çözüm bulma çabalarını engelleyebiliyor.

Ayrımcılık ve Taciz: Kadın oyuncular, antrenörler ve yetkililer cinsiyetlerine dayalı ayrımcılık ve tacizle karşı karşıya kaldı. Bu, sözlü tacizi, çevrimiçi tacizi ve hatta fiziksel tehditleri içerebilir.

Luis Rubiales ve Jenni Hermoso

İşte bu son maddenin çok net bir örneği yaklaşık bir ay önce Kadınlar Dünya Kupası Finali’nde yaşandı. İspanya ve İngiltere kadın milli takımlarının arasındaki final maçını İspanya kazandı ve ödül töreni sırasında İspanya Futbol Federasyonu Başkanı Luis Rubiales ödül töreni sırasında milli takım oyuncusu Jenni Hermoso'yu dudaklarından öpmesi futbolseverler arasında öfkeye neden oldu. İddiaya göre Rubiales aynı zamanda maçın bitiş düdüğü itibariyle de kutlama amacıyla cinsel organını tutarken görüntülendi. Olayın şokunu atlattıktan sonra sosyal medyada paylaşım yapan Jenni Hermoso bu öpücüğü kesinlikle onaylamadığını belirtti ve bunun üzerine Rubiales özür dileyip olayı kapatmayı denedi.

Fakat olaylar pek de istediği gibi gelişmedi. İspanya hükümeti özrün yeterli olmadığını söyledi ve istifasını istedi. Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği’nin (FIFA) olaydan 4 gün sonra soruşturma başlatacağını açıklamasıyla olay tam anlamıyla İspanya Futbol Federasyonu ve bu davranışı tasvip etmeyenler arasında bir güç savaşına dönüştü. İstifa etmemekte direnen Rubiales kendisinin sosyal bir linçe maruz kaldığını ve siyasetçileri ‘sahte feminizm’ ile suçladı.  Kendisine karşı tepkinin dinmemesiyle bu sefer farklı bir yol deneyerek öpücüğün oyuncunun rızası ile gerçekleştiğini iddia etti ama bu kısa sürede oyuncu tarafından yalanlandı. Hermoso'yu temsil eden FutPro sendikası da 81 futbolcunun imzaladığı bir bildiri yayımladı. Bildiride sporcular, Rubiales görevde kaldığı sürece İspanyol milli takımında oynamayacaklarını açıkladı.

26 Ağustos Cumartesi günü FIFA, hakkında disiplin soruşturması tamamlanana dek Rubiales’in yetkilerini askıya aldığını açıkladı. Tabi bu olay İspanya’da cinsiyetçilik etrafındaki bir tartışmayı daha çok ateşledi ve sokakta gösteriler düzenlendi. İspanya Çalışma Bakan Yolanda ise yaptığı açıklamada, erkek şovenizminin ülkede "sistemik" bir şekilde işlediğini ve Rubiales'in dahil olduğu olayda en kötü halinin görüldüğünü söyledi ve aynı zamanda genel olarak bir değişimin gerekli olduğunu savundu.

Angeles Bejar

Bu olaylarda yaşanan ilginç bir gelişme ise Rubiales'in annesi Angeles Bejar’ın  ise 3 gün boyunca sürecek bir açlık grevine başlaması oldu. Bejar, “Hak etmediği halde oğluma karşı insanlık dışı ve kanlı bir av yürütülüyor” diyerek kendisini Motril kasabasındaki bir kiliseye kapattı. Rubiales’in bazı akrabaları ise medya tarafından taciz edildiklerini ve bu yaşananların adil olmadığını iddia etti. 6 Eylül tarihinde Hermoso’nun polise rızasının olmadığı yönünde ifade vermesi sonrasında savcılık 8 Eylülde Rubiales’e cinsel taciz davası açtı. Paçayı kurtarmak için her yolu deneyen Rubiales ise bu gelişme karşısında 10 Eylül tarihinde sosyal medya üzerinden görevinden istifa etmek zorunda kaldı.

Bu olayı sosyal medyanın gücü ve dayanışma ile cinsel tacizin cezalandırıldığı bir başarı hikayesi olarak görmek mümkün olsa da aynı zamanda söylenmesi gereken bu tarz davranışların gerek İspanyol toplumunda gerekse dünyada hala daha ne kadar içselleştirildiği ile alakalı. En baştan beri olayı basit gösterip kapatmak için her yolu deneyen İspanyol Futbol Federasyonu ve birkaç öne çıkan oyuncu dışında erkek futbolcuların uzun süre pek de ses çıkarmaması daha gidilecek yolun olduğunu ispatlar nitelikte. Aynı zamanda itibarını sarsmak adına Hermoso’nun ilkten öpücüğe rıza gösterip sonra pişman olduğu argümanı sürekli tekrar edildi ve büyük ihtimalle oyuncu üzerinde bu olayın etkisi uzun bir süre kalacaktır.

Sonuç olarak umarız ki yaşananlar bu tarz olayların önüne geçebilmek için bir dönüm noktası olmuştur.

Yeni sayımızdan haberdar olmak için kaydolun.
Thank you! Your submission has been received!
Oops! Something went wrong while submitting the form.

YAZILAR

03-Eylül '23

03-Eylül '23

03-Eylül '23